Akut koroner sendromlar, kalp damarlarının ani tıkanması veya daralması sonucu ortaya çıkan acil kardiyolojik durumlardır. En sık neden, aterosklerotik plak rüptürü ve trombüs oluşumudur. Bu tablolar arasında instabil anjina ve miyokard enfarktüsü yer alır ve hızlı tedavi gerekir.
Miyokard enfarktüsünde, tıkalı damarın hızlıca açılması hayati önem taşır. Primer perkütan koroner girişim veya trombolitik tedavi ile kan akışı sağlanır. İlk dakikalarda uygulanan tedaviler, kalp kası hasarını en aza indirir ve mortaliteyi belirgin şekilde düşürür.
Akut koroner sendromların tanısında EKG bulguları ve kardiyak biyomarker ölçümleri belirleyicidir. ST elevasyonu varlığı, tedavi yaklaşımını doğrudan etkiler. Erken tanı için şüpheli göğüs ağrısı vakalarında hızlı değerlendirme şarttır.
Risk faktörlerinin azaltılması, akut koroner sendromların önlenmesinde kritik rol oynar. Sigara bırakılması, kan basıncı ve kolesterol kontrolü, diyabet yönetimi ve sağlıklı beslenme temel koruyucu adımlardır. Düzenli kardiyolojik takip, yüksek riskli hastalarda hayati önemdedir.
Prof. Dr. Tuna Katırcıbaşı Prof. Dr. Tuna Katırcıbaşı Adana’da kalp ve damar hastalıkları alanında çalışmaktadır. Adana Kardiyoloji uzmanı Prof. Dr. Tuna Katırcıbaşı halen Adana Medline Hastanesinde çalışmaktadır. Çalıştığı kurum koroner yoğun bakım, koroner angiografi, sanal angiografi, ekokardiyografi, transözefagial ekokardiyografi, 24 saat ritm holter, tansiyon holter gibi tetkikleri yapabilme imkanına sahiptir.
Akut Koroner Sendromların Belirtileri Nelerdir?
Akut Koroner Sendromların belirtileri arasında:
- Kalp ağrısı veya güçsüzlük: Bu, kalbin ihtiyaç duyduğu kanı sağlamakta zorluk çektiği için oluşan bir ağrıdır. Ağrı genellikle göğüste veya omuzda, bazen de boyunda, kolda, bel veya sırtın üst kısmında hissedilir. Ağrı, sıkıntı, yanma, bastırma veya sızı gibi farklı şekillerde olabilir.
- Nefes darlığı: Kalbin ihtiyaç duyduğu kanı sağlamakta zorluk çektiği için, kalp veya akciğerlerdeki hasar nedeniyle nefes almada zorluk çekilir.
- Baygınlık, bilinç kaybı veya uyuşma: Bu, kalbin ihtiyaç duyduğu kanı sağlamakta zorluk çektiği için beyinde yeterli kan akımının olmaması sonucudur.
- Terleme, bulantı veya kusma: Bu, kalp ağrısı veya nefes darlığı nedeniyle ortaya çıkan bir reflektif cevaptır.
- Çarpıntı veya hızlı kalp atışı: Kalbin ihtiyaç duyduğu kanı sağlamakta zorluk çektiği için, kalp hızı artar.
Ancak unutulmamalıdır ki, bazen belirtiler belirgin olmayabilir veya belirtilerin bazılarının olmaması mümkündür. Bu nedenle, kalp sağlığınız ile ilgili herhangi bir endişeniz varsa, hemen bir sağlık profesyoneline başvurmanız önerilir.
Akut Koroner Sendromların tedavisinde en etkili yöntem, durumun ciddiyetine ve kişinin sağlık durumuna göre değişebilir. Genel olarak, tedavide öncelikli olarak amaç, trombüslerin çözülmesi veya kalp hücrelerinin hasarının önlenmesidir. Bu amaçla, ilaç tedavisi veya koroner arterlerdeki tıkanıklığın çözülmesi gibi yöntemler kullanılabilir. Medikal tedavi, ilk etapta trombüslerin çözülmesi veya kalp hücrelerinin hasarının önlenmesi amacıyla kullanılabilir.
Bu tedavide ilaçlar arasında, aspirin, trombolitikler, ACE inhibitörleri, B-blokerler, statinler gibi ilaçlar yer alır. Eğer medikal tedavi yetersiz kalırsa, perkütan koroner girişim (PCI) veya koroner arter bypass cerrahisi (CABG) gibi cerrahi yöntemler kullanılabilir. Bu yöntemler, koroner arterlerdeki tıkanıklığın çözülmesini amaçlar. Ancak unutulmamalıdır ki, bu yöntemlerin kullanılması, kişinin sağlık durumuna, tıkanıklığın yerine ve ciddiyetine göre değişebilir.
Akut koroner sendroma neden olan hastalıklar?
Akut koroner sendroma neden olan hastalıklar, bu sendromun yaygınlaşmasıyla merak edilen bir konu haline geldi. Akut koroner sendromlar, koroner arterlerin aniden tıkanması veya daralması sonucu kalp krizi veya unstabil angina gibi ciddi kalp problemlerine neden olan bir grup kalp hastalığıdır. Bu sendromlara neden olan hastalıklar arasında koroner arter hastalığı, plak oluşumu ve arkasından bu plağın yırtılmasıyla ortaya çıkan pıhtının damarı tam yada kısmi kapatması, ateroskleroz gibi kalp ve damar hastalıkları yer alır.
Bu hastalıkların nedeni genellikle sigara kullanımı, yüksek kan basıncı, yüksek kolesterol, diyabet ve ailesel yatkınlık gibi risk faktörleridir. Akut koroner sendromların belirtileri arasında göğüs ağrısı, nefes darlığı, terleme, mide bulantısı, kusma ve çarpıntı yer alır. Akut koroner sendromu konusunda uzman hastaneler, kalp hastalıkları konusunda uzman doktorlar ve tıbbi cihazlarla donatılmıştır ve akut koroner sendromların tedavisi için gerekli müdahaleleri yapabilirler.
Sıkça Sorulan Sorular
Akut koroner sendromlar nasıl sınıflandırılır?
Akut koroner sendromlar (AKS), elektrokardiyografik (EKG) bulgularına ve kardiyak biyomarkerlara dayalı olarak üç kategoriye ayrılır: ST-elevasyonlu miyokard enfarktüsü (STEMI), ST-elevasyonu olmayan miyokard enfarktüsü (NSTEMI) ve instabil angina. STEMI, EKG’de belirgin ST segment yükselmesi ile karakterizedir ve bu, tam bir koroner arter tıkanıklığını gösterir, kardiyak biyomarkerlarla doğrulanır. NSTEMI, ST segment yükselmesi olmadan ancak kardiyak biyomarkerların yükseldiği, kısmi arter tıkanıklığını gösteren bir durumdur. Instabil angina, EKG değişikliği veya biyomarker yüksekliği olmadan benzer semptomlar gösterir, miyokard infarktüsü olmadan iskemi olduğunu belirtir. Amerika Birleşik Devletleri’nde her yıl yaklaşık 1.2 milyon hastaneye yatış gerçekleşmektedir, bunların %30’u STEMI, %70’i ise NSTEMI vakalarıdır. Dünya genelinde AKS, morbidite ve mortalitenin önde gelen nedenlerinden biri olmaya devam etmekte olup, erkeklerde kadınlara kıyasla daha yüksek erken ölüm oranları gözlemlenmektedir. AKS hastalarında zamanında tanı koyma ve risk stratifikasyonu, etkili yönetim ve iyileştirilmiş sonuçlar için çok önemlidir.
Bu sendromların acil tedavisinde hangi yöntemler kullanılır?
Akut koroner sendromların (AKS) acil tedavisi, kalbe giden kan akışını yeniden sağlamak ve pıhtı oluşumunu engellemek üzerine odaklanır. Başlangıç yönetimi, oksijen verilmesi, kan damarlarını genişleten nitratlar ve morfin gibi ağrı kesicilerle ağrının giderilmesini içerir. Pıhtı oluşumunu engellemek için aspirin ve P2Y12 inhibitörleri (örneğin klopidogrel) gibi antiplatelet ajanlar kullanılır. Yeni pıhtı oluşumunu engellemek için heparin gibi antikoagülanlar da verilebilir. ST-elevasyonu olan miyokard enfarktüsü (STEMI) durumunda reperfüzyon tedavisi kritik olup, primer perkütan koroner girişim (PKG) veya PKG’nin hemen uygulanamadığı durumlarda fibrinolitik tedavi ile sağlanabilir. Non-ST elevasyonu olan AKS (NSTEMI) için erken invaziv strateji, risk değerlendirmesine bağlı olarak koroner anjiyografi ve ardından revaskülarizasyon önerilir. Beta blokerler ve statinler, kalp hızı, kan basıncı ve kolesterol düzeylerini yönetmek için sıklıkla reçete edilir. AKS yönetimi, bireysel hasta ihtiyaçlarına göre uyarlanmalı ve güncel klinik kılavuzlara göre yönlendirilmelidir.
Akut koroner sendromlar kalıcı kalp hasarına yol açabilir mi?
Evet, akut koroner sendromlar (AKS), kalp krizleri dahil olmak üzere, kalpte kalıcı hasara yol açabilir. Kan akışının kalp kasına engellenmesi, kalp dokusunun ölmesine ve geri dönüşü olmayan hasara neden olabilir. Bu hasarın boyutu, tıkanıklığın süresi ve etkilenen kalp bölgesine bağlıdır. Hızlı tıbbi müdahale, kan akışının yeniden sağlanması ve kalp kası hasarının minimize edilmesi açısından kritik öneme sahiptir. AKS sonrası hastalar, kalp fonksiyonunda azalma yaşayabilir ve gelecekteki kardiyovasküler olaylar için daha yüksek risk altındadır. Kalp sağlığına yönelik yaşam tarzı değişiklikleri ve kardiyak rehabilitasyona katılmak, sonuçları iyileştirmeye ve daha fazla hasarı önlemeye yardımcı olabilir.
Sendromlar sonrası rehabilitasyon süreci nasıl planlanır?
Akut koroner sendromlar (AKS) sonrası kardiyak rehabilitasyon (KR) programı, kardiyovasküler sağlığı iyileştirmeyi ve gelecekteki kalp olaylarını önlemeyi amaçlayan kapsamlı bir programdır. Bu program, düzenli egzersiz, kalp dostu yaşam tarzı eğitimi, risk faktörlerinin modifikasyonu ve psikososyal destek gibi unsurları içerir. KR’ye katılım, on yıl içinde ölüm oranlarında %39 azalma ve bir yıl içinde ölüm oranlarında %27 azalma ile ilişkilendirilmiştir. Ancak AKS nedeniyle hastaneye yatırılan hastaların yalnızca %22’si, Fransa’da 2019 yılında hastaneden çıktıktan sonraki altı ay içinde KR almıştır. KR programlarını tamamlayan hastalar, daha iyi ilaç uyumu ve yaşam kalitesinde iyileşme yaşamaktadır. Ancak yaşlılar, kadınlar ve azınlık gruplarındaki bireyler, KR’ye daha az yönlendirilmekte veya bu programları tamamlama oranları daha düşüktür. Bu eşitsizliklerin giderilmesi, KR’nin tüm hastalar için yaşam kurtarıcı potansiyelinden maksimum fayda sağlanabilmesi için önemlidir.
Akut koroner sendromlardan korunmak için alınabilecek önlemler nelerdir?
Akut koroner sendromları (AKS) önlemek için, hipertansiyon, sigara içme, yüksek kolesterol ve diyabet gibi ana risk faktörlerini yönetmek çok önemlidir. Sigara içmeyi bırakmak, kalp hastalığı riskini bir yıl içinde %50 oranında azaltabilir. Haftada 150 dakika orta şiddetli egzersiz yapmak, kalp hastalığı riskini yaklaşık %30 oranında düşürebilir. Akdeniz tipi beslenme gibi meyve, sebze ve tam tahıllarla zenginleşmiş bir diyet, kardiyovasküler olaylarda %30’luk bir azalma ile ilişkilendirilmiştir. Kan basıncı ve kolesterol seviyelerinin yaşam tarzı değişiklikleri ve gerektiğinde ilaçlarla yönetilmesi de hayati öneme sahiptir. Sistolik kan basıncını 10 mm Hg düşürmek, büyük kardiyovasküler olaylar riskini yaklaşık %20 oranında azaltabilir. Düzenli sağlık kontrolleri ve kalp sağlığı değerlendirmeleri, potansiyel sorunların erken tespiti ve yönetilmesine yardımcı olabilir. Genetik faktörler rol oynasa da bu faktörlerin proaktif şekilde yönetilmesi, AKS riskini önemli ölçüde azaltabilir.

Prof. Dr. Mahmut Tuna Katırcıbaşı, 1998’de Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olmuş, kardiyoloji uzmanlığını 2003’te Mersin Üniversitesi’nde tamamlamıştır. Başkent Üniversitesi’nde doçent, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’nde profesör olarak görev yapmıştır. Koroner arter hastalığı, hipertansiyon, kalp yetmezliği ve girişimsel kardiyolojide 25 yılı aşkın deneyime sahiptir. 2019’dan beri Adana Özel Medline Hastanesi’nde Kardiyoloji profesörü olarak hizmet vermektedir.
Adana'daki Kliniğimizin Konumu