Tansiyon düştüğünde vücudu dengelemek için bazı önlemler almak oldukça önemlidir. Öncelikle kişi bacaklarını yukarı kaldırarak uzanmalı böylece kanın kalbe dönmesi sağlanır. Ayrıca bol su içmek dehidrasyonu önler ve tansiyonu stabilize etmeye yardımcı olur. Diyette tuz miktarını artırmak bir diğer etkili yöntemdir fakat bu dikkatle yapılmalıdır. Bunun yanında kompresyon çorapları kullanmak dolaşımı destekler ve tansiyon düşüşlerini azaltabilir. Hızlı ayağa kalkmaktan kaçınılması tansiyonun aniden düşmesini önler. Son olarak soğuk terleme ve kafa karışıklığı gibi şok belirtileri varsa vakit kaybetmeden tıbbi yardım alınmalıdır.
Ani Bir Tansiyon Düşüşüne Ne Sebep Olur?
Ani tansiyon düşüşü farklı faktörlerin bir araya gelmesiyle ortaya çıkabilir ve bu durum çeşitli sağlık sorunlarına işaret edebilir. Kan hacmindeki azalma bu duruma neden olan en yaygın faktörlerdendir. Özellikle vücut terleme ishal veya kusma yoluyla fazla sıvı kaybettiğinde kan basıncı düşebilir. Özellikle sıcak havalarda bu durum daha sık görülür.
Bir başka yaygın neden ise ortostatik hipotansiyondur. Kişi hızla ayağa kalktığında vücut beyne yeterli kan akışını hemen sağlayamaz. Yaşlanma, sinir sistemi hastalıkları ve diyabet gibi sağlık sorunları bu duruma katkıda bulunabilir. Ayrıca bazı ilaçlar da tansiyon düşüklüğüne yol açabilir. Bu ilaçlar arasında şunlar bulunur:
- İdrar söktürücüler
- Antidepresanlar
- Tansiyon ilaçları
Büyük yemeklerden sonra tansiyonun düşmesiyle ortaya çıkan tokluk hipotansiyonu da yaygın bir durumdur. Vücut sindirime yardımcı olmak için kan akışını sindirim sistemine yönlendirdiğinde diğer bölgelerdeki kan miktarı azalabilir ve tansiyon düşebilir.
Kalp ile ilgili bazı rahatsızlıklar da kan basıncını etkileyebilir. Özellikle yavaş kalp atış hızı kalp yetmezliği ve kapakçık sorunları kalp debisini düşürerek tansiyonun düşmesine neden olabilir. Ayrıca şiddetli enfeksiyonlar veya anafilaksi gibi alerjik reaksiyonlar geniş çapta damar genişlemesi yaparak kan basıncını dramatik şekilde azaltabilir.
Hormonal dengesizlikler de tansiyon düşüşüne sebep olabilir. Özellikle Addison hastalığı ve hipotiroidizm gibi durumlar vücuttaki hormon seviyelerini bozarak tansiyonun düşmesine neden olur.
Düşük Tansiyon Belirtilerini Nasıl Tanıyabilirsiniz?
Düşük tansiyonun belirtilerini anlamak olası sağlık sorunlarını önlemek için oldukça önemlidir. Bu belirtiler çoğu zaman farklı şekillerde kendini gösterir ve vücudun çeşitli tepkileriyle tanınabilir. Özellikle uzun süre ayakta kalmak ya da hızlı hareket etmek belirtilerin ortaya çıkmasını tetikleyebilir. Beyne yetersiz kan gitmesi sonucu bazı temel belirtiler belirgin hale gelir. İşte düşük tansiyonun yaygın belirtileri:
- Baş Dönmesi ve Sersemlik: Aniden ayağa kalkıldığında baş dönmesi veya sersemlik hissi yaşanabilir. Bu beyne giden kan akışının azalması sonucu oluşur.
- Bayılma (Senkop): Ani tansiyon düşmeleri veya uzun süre ayakta durmak bayılmaya yol açabilir. Beynin yeterli oksijenli kan alamaması sonucu kişi bayılabilir.
- Mide Bulantısı: Tansiyonun düşmesi sindirim sistemine giden kan akışını azaltabilir. Bu durum mide bulantısına veya mide rahatsızlığına neden olabilir.
- Bulanık Görme: Gözlere yeterli kan ulaşmaması sonucu düşük tansiyon bulanık veya bozuk görmeye yol açabilir.
- Kafa Karışıklığı ve Odaklanma Zorluğu: Beynin yeterli kan alamaması zihinsel bulanıklığa neden olabilir. Bu durumda odaklanma ve net düşünme güçleşebilir.
Düşük tansiyon belirtileri arasında ayrıca soğuk veya nemli cilt yorgunluk ve kalp çarpıntısı da yer alır. Bu belirtiler sık sık ortaya çıkıyor ya da aniden baş gösteriyorsa ciddi bir sağlık sorununun işareti olabilir ve acil tıbbi müdahale gerektirebilir.
Düşük Tansiyon İçin Ne Zaman Tıbbi Yardım Almalısınız?
Düşük tansiyon (hipotansiyon) bazı ciddi belirtilerle birlikte ortaya çıkıyorsa bu durum acil tıbbi yardım gerektirebilir. Özellikle tansiyon düşüklüğüne bağlı olarak kafa karışıklığı veya bilinç bulanıklığı gibi belirtiler gözleniyorsa dikkatli olunmalıdır. Şok veya organ yetmezliği gibi durumların belirtilerine rastlanması halinde hemen tıbbi yardım alınmalıdır. Bu ciddi belirtiler şunları içerebilir:
- Hızlı ya da zayıf nabız
- Soğuk nemli veya terli cilt
- Mavimsi veya soluk ten rengi
- Hızlı ve yüzeysel nefes alma
- Göğüs ağrısı
- Şiddetli baş dönmesi ya da bayılma
- Bilinç kaybı
Bu belirtiler hayati organların yeterince oksijen veya kan almadığını gösterir ve hipoperfüzyon ya da şok gibi tehlikeli durumların habercisi olabilir. Tansiyon düşüklüğü kaynaklı şok; ciddi sıvı kaybı kan kaybı kalp problemleri septik şok gibi enfeksiyonlar ya da anafilaktik şok gibi alerjik reaksiyonlar nedeniyle ortaya çıkabilir. Bu tür durumlar zamanında müdahale edilmezse organ yetmezliğine ve hatta ölüme yol açabilir. Düşük tansiyonla birlikte kafa karışıklığı, hızlı kalp atışı ya da bilinç kaybı yaşanıyorsa vakit kaybetmeden acil servisi aramak gerekir. Şok veya hipoperfüzyon durumu gibi komplikasyonlar yalnızca bir sağlık profesyoneli tarafından tedavi edilebilir ve müdahale edilmeden bekletilmemelidir.
Düşük Tansiyon Ataklarını Önlemek İçin Hangi Yaşam Tarzı Değişiklikleri Yapılabilir?
Düşük tansiyon ataklarını önlemek için bazı yaşam tarzı değişiklikleri vücutta kan hacmini artırmaya ve sağlıklı bir dolaşımı desteklemeye yardımcı olabilir. Bu stratejiler arasında en önemlilerden biri vücudun susuz kalmamasını sağlamaktır. Dehidrasyon kan hacmini azaltarak tansiyonu düşürebilir bu yüzden bol miktarda sıvı tüketmek gereklidir. Özellikle sıcak havalarda veya hastalık dönemlerinde sıvı alımını artırmak önemlidir. Ayrıca diyetinize daha fazla tuz eklemek de tansiyonu destekleyebilir. Fakat aşırı tuz tüketimi başka sağlık sorunlarına yol açabileceğinden bu dikkatle yapılmalıdır.
- Tuz Alımını Artırın: Sağlıklı sodyum kaynaklarını diyetinize dahil etmek tansiyonun stabil kalmasına katkı sağlar. Örneğin zeytin süzme peynir ve füme balık gibi sodyum açısından zengin gıdalar tercih edilebilir. Fakat kalp yetersizliğiniz var ise sıvı alımında ki ve tuz alımında ki artışlardan önce doktorunuzla bu durumu konuşmalısınız
- Uzun Süre Ayakta Durmaktan Kaçının: Uzun süre aynı pozisyonda kalmak özellikle de ayakta durmak bacaklarda kan birikimine neden olabilir. Bu durumu önlemek için sık sık pozisyon değiştirmek ve bacak kaslarını esnetmek faydalıdır. Varis çorapları da dolaşımı destekleyebilir.
Ayrıca daha küçük ve düşük karbonhidratlı öğünler tercih etmek de önemlidir. Büyük ve yüksek karbonhidratlı öğünler yemekten sonra kan basıncının düşmesine yol açabilir. Karbonhidratları sınırlamak düşük tansiyon ataklarını önleyebilir. Bununla birlikte alkol alımını sınırlamak ve ani pozisyon değişikliklerinden kaçınmak da önemli adımlardandır. Özellikle hızlı hareket etmek kan basıncını düşürebileceğinden yavaşça pozisyon değiştirilmelidir.
Adana Kardiyoloji uzmanı Prof. Dr. Tuna Katırcıbaşı halen Adana Medline Hastanesinde çalışmaktadır. Çalıştığı kurum koroner yoğun bakım, koroner angiografi, sanal angiografi, ekokardiyografi, transözefagial ekokardiyografi, 24 saat ritm holter, tansiyon holter gibi tetkikleri yapabilme imkanına sahiptir.