Atrial fibrilasyon, kalbin üst odacıklarında düzensiz ve hızlı elektriksel uyarılar nedeniyle gelişen ritim bozukluğudur. Bu durum, kanın pıhtılaşma riskini artırarak felce yol açabilir. Erken tanı ve tedavi, komplikasyonların önlenmesinde kritiktir.

Atrial fibrilasyonun nedenleri arasında hipertansiyon, kalp kapağı hastalıkları ve tiroid bozuklukları bulunur. Ayrıca yaş faktörü ve genetik yatkınlık da risk üzerinde etkilidir.

Tedavi süreci, ritmin düzeltilmesi, pıhtı oluşumunun engellenmesi ve semptomların kontrolü üzerine yoğunlaşır. İlaç tedavisi, elektriksel kardiyoversiyon ve ablasyon yöntemleri tedavi seçenekleri arasındadır.

Adana’da atrial fibrilasyon tedavisi, alanında uzman kardiyologlar tarafından kişiye özel planlanır. Düzenli kontrol ve takip, hem tedavi başarısını artırır hem de yaşam kalitesini yükseltir.

Tıbbi AdıAtriyal Fibrilasyon (AF)
TanımıKalbin üst odacıklarının (atriyumların) düzensiz ve hızlı elektriksel uyarılarla kasılması sonucu düzensiz ve genellikle hızlı bir kalp ritmi (aritmi) oluşmasıdır.
Nedenleri– Hipertansiyon

– Koroner arter hastalığı

– Kalp kapak hastalıkları

– Hipertiroidi

– Obezite ve diyabet

– Kronik akciğer hastalıkları

– Yoğun alkol tüketimi (“Holiday Heart Sendromu”)

– Stres ve uyku apnesi

Belirtileri– Düzensiz ve hızlı kalp atışı (çarpıntı)

– Nefes darlığı

– Halsizlik ve yorgunluk

– Baş dönmesi, bayılma hissi

– Göğüste rahatsızlık hissi

Teşhis Yöntemleri– Elektrokardiyografi (EKG): Atriyal fibrilasyona özgü düzensiz dalgalar görülür.

– Holter Monitörü: Günlük aktiviteler sırasında ritim bozukluğunu tespit eder.

– Ekokardiyografi (EKO): Yapısal kalp hastalığı olup olmadığını gösterir.

– Kan Testleri: Tiroit fonksiyonları ve elektrolit dengesizlikleri değerlendirilir.

Tedavi Yöntemleri– Ritim Kontrolü: Anti-aritmik ilaçlar (amiodaron, sotalol vb.) veya kardiyoversiyon (elektrik şoku ile düzeltilmesi)

– Hız Kontrolü: Beta blokerler, kalsiyum kanal blokerleri veya digoksin ile kalp atış hızını kontrol altına alma

– Kan Pıhtısını Önleme: Kan sulandırıcılar (varfarin, DOAK’lar) ile felç riskini azaltma

– Kateter Ablasyon: Kalpte anormal elektriksel sinyallerin yakılması işlemi

Önleyici Yöntemler– Tansiyon ve kolesterol kontrolü

– Sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz

– Sigara ve aşırı alkol tüketiminden kaçınma

– Uyku apnesi tedavisi

– Stres yönetimi

Olası Komplikasyonlar– İnme (Felç): Atriyal fibrilasyon sırasında pıhtı oluşarak beyne gidebilir.

– Kalp Yetmezliği: Sürekli düzensiz ve hızlı ritim kalbin işlevini bozabilir.

– Diğer Aritmiler: Atriyal flatter, ventriküler taşikardi gibi ek ritim bozuklukları gelişebilir.

Group 139117 1 Atriyal Fibrilasyon (AF) Nedir? Nedenleri, Belirtileri ve Tedavisi

Prof. Dr. Tuna Katırcıbaşı

Prof. Dr. Tuna Katırcıbaşı Adana’da kalp ve damar hastalıkları alanında çalışmaktadır.

Adana Kardiyoloji uzmanı Prof. Dr. Tuna Katırcıbaşı halen Adana Medline Hastanesinde çalışmaktadır. Çalıştığı kurum koroner yoğun bakım, koroner angiografi, sanal angiografi, ekokardiyografi, transözefagial ekokardiyografi, 24 saat ritm holter, tansiyon holter gibi tetkikleri yapabilme imkanına sahiptir. 

Hakkımda İletişim

Atriyal Fibrilasyon Belirtileri

Atrial fibrillation (AF) kalbin üst katmanlarının (atrial) düzensiz ve hızlı bir şekilde çalışmasına neden olan bir ritim bozukluğudur. Bu durumda, kalp atım hızı genellikle 100 atımdan daha yüksektir ve atriyal kasılmalar arasında düzensizlik vardır. Bu, düzenli olarak pompalanan kan miktarının azalmasına ve kalbin daha az etkili olmasına neden olur. AF belirtileri kişiden kişiye değişebilir, ancak genellikle şunları içerebilir:

  • Hızlı ve düzensiz kalp atışı: AF sırasında kalp atım hızı genellikle 100 atımdan daha yüksektir.
  • Solukluk: AF sırasında, kalbin daha az etkili olması nedeniyle, vücutta yeterli miktarda oksijen gitmeyebilir.
  • Çarpıntı: Düzensiz kalp atışı nedeniyle, vücutta kan dolaşımının azalmasına bağlı olarak çarpıntı duyulabilir.
  • Göğüs ağrısı: AF sırasında, göğüs ağrısı duyulabilir ancak genellikle ağrısızdır.
  • Yorgunluk: AF sırasında, vücutta oksijen gitmeyebilir ve bu yorgunluk hissi yaratabilir.
  • Baş dönmesi: Düzensiz kalp atışı nedeniyle, vücutta kan dolaşımının azalmasına bağlı olarak baş dönmesi duyulabilir.
  • Bulantı veya kusma: Düzensiz kalp atışı nedeniyle, vücutta kan dolaşımının azalmasına bağlı olarak bulantı veya kusma duyulabilir.

Atriyal Fibrilasyon belirtilerinden biri olan bayilma belirtileri gosteren kadin Atriyal Fibrilasyon (AF) Nedir? Nedenleri, Belirtileri ve Tedavisi

Ancak bazı kişilerde hiçbir belirti olmayabilir veya belirtiler hafiftir. Bu nedenle, AF tanısı konulması için bir doktor tarafından muayene edilmek veya EKG  çekilmesi gerekir. Ayrıca, AF tedavi edilmezse, uzun vadeli komplikasyonlar oluşabilir, bunlar arasında kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği, veya beyin damarı tıkanıklığı gibi belirtiler bulunur.

Atriyal fibrilasyon hastaları nasıl beslenmeli?

Atriyal fibrilasyon hastaları nasıl beslenmeli sorusunun cevabı atriyal fibrilasyon hastaları için önemli bir konudur. Atriyal fibrilasyon, bir kalp ritim bozukluğudur. Beslenme, atriyal fibrilasyon tedavisi için önemli bir rol oynar. Atriyal fibrilasyon hastaları, yüksek lifli yiyecekler tüketmeli, rafine karbonhidratları ve şekerleri mümkün olduğunca azaltmalıdır ayrıca tuz tüketimini azaltmak, doymuş yağları sınırlamak ve omega-3 yağ asitleri içeren yiyecekler tüketmek faydalı olabilir.

Kafein, alkol ve bazı baharatların Atriyal fibrilasyon semptomlarını artırabileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle, bu yiyeceklerin tüketimi sınırlandırılmalı veya tamamen kesilmelidir. Beslenme planı uzman bir Atriyal fibrilasyon tedavisi doktoru yani kardiyolog tarafından hastanın yaşına, cinsiyetine, kilosuna ve sağlık durumuna göre ayarlanmalıdır. Kardiyologlar, atriyal fibrilasyon hastalarının beslenme planını belirlemede yardımcı olabilir.

Detaylı bilgi ve randevu için iletişime geçin!

Atriyal Fibrilasyon Tedavi Seçenekleri

Atriyal fibrillation (AF) için tedavi seçenekleri arasında şunlar yer alabilir:

  1. Ritim kontrol tedavisi: Bu tedavi yöntemi, kalbin ritmini düzgünleştirmek için kullanılan ilaçlar veya elektrik uyarılarıdır. Bu tedavi yöntemi, belirtileri azaltmak ve kalp komplikasyonlarını önlemek için kullanılır.
  2. Hız kontrol tedavisi: Bu tedavi yöntemi, kalp atım hızını azaltmak için kullanılan ilaçlarla gerçekleştirilir. Bu tedavi yöntemi, belirtileri azaltmak ve kalp komplikasyonlarını önlemek için kullanılır.
  3. Elektriksel kardiyoversiyon: Bu tedavi yöntemi, bir elektrik şoku uygulanarak kalbin ritmini düzgünleştirmek için kullanılır. Bu tedavi yöntemi genellikle ritm bozukluğunun tansiyon düşüklüğü, akut kalp yetersizliği gibi belirtilere neden olduğu ve medikal tedavi için zamanı olmayan veya medikal tedaviye yanıt vermeyen hastalar için kullanılır.
  4. Cerrahi tedavi: Bu tedavi yöntemi, kalbin elektrik sinyallerini düzenlemek için cerrahi müdahale ile gerçekleştirilir. Bu tedavi yöntemi genellikle ritim kontrol tedavisine veya frekans kontrol tedavisine cevap vermeyen kişilerde kullanılır.
  5. RF ablasyon tedavisi: Bir anjiyografi odasında kateterler yolu ile sol akciğer venlerinin çevresine uygulanan dondurma işlemi olarak da bilinen işlemdir.
  6. Antikoagülan tedavi: Bu tedavi yöntemi, kanın pıhtılaşmasını önlemek için kullanılan ilaçlarla gerçekleştirilir. Bu tedavi yöntemi AF olan kişilerde, kan pıhtılaşması riskinin yüksek olduğu durumlarda kullanılır.

Bu tedavi seçenekleri için en uygun olanının belirlenmesi için doktorunuzla konuşmalısınız. Ayrıca, AF’nin kontrol altına alınması için sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemeniz önemlidir. Bu, sigara içmemek, düzenli olarak egzersiz yapmak, sağlıklı bir diyet takip etmek ve alkol alımını sınırlamak gibi önlemleri içerebilir.

Atriyal Fibrilasyon Yönetiminde Güncel Yaklaşımlar

AF tedavisinde amaç, semptomların kontrolü, tromboembolik komplikasyonların önlenmesi ve kalp fonksiyonlarının korunmasıdır. Güncel yaklaşımlar şunları içerir:

  • Tedavi hedefleri: AF tedavisinde hedef, semptomların kontrolü, tromboembolik komplikasyonların önlenmesi ve kalp fonksiyonlarının korunmasıdır. Bu hedefler hastanın yaşına, genel sağlık durumuna, semptomlara ve AF’nin süresine bağlı olarak değişebilir.
  • Farmakolojik tedavi: AF tedavisinde kullanılan ilaçlar, kalp hızını kontrol etmek, ritmi düzenlemek ve tromboembolik komplikasyonları önlemek için kullanılır. Beta blokerler, kalsiyum kanal blokerleri, digoksin ve amiodaron en yaygın kullanılan ilaçlardır. İlaç seçimi, semptomların şiddetine, AF’nin süresine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir.
  • Elektrofizyolojik inceleme ve ablasyon: Elektrofizyolojik inceleme, AF’nin kaynağını ve yayılma yollarını belirlemek ve ritim bozukluğunu ortadan kaldırmak için kullanılır. Ablasyon işlemi sırasında kalbin elektriksel aktivitesini ölçmek için bir kateter kullanılır ve doktor, zarar görmüş dokuyu yok etmek için radyo dalgalarını kullanır.
  • Tromboembolik riskin değerlendirilmesi: AF’nin en önemli komplikasyonlarından biri tromboembolik inmedir. Bu nedenle, tromboembolik risk faktörleri değerlendirilir ve gerekirse antikoagülan tedavisi başlanır. CHA2DS2-VASc skoru, tromboembolik riski değerlendirmek için yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir.
  • Risk faktörlerinin yönetimi: AF’nin risk faktörlerinin yönetimi, semptomların kontrolü ve komplikasyonların önlenmesi açısından önemlidir. Bu faktörler arasında hipertansiyon, diyabet, obezite, sigara içmek, alkol tüketimi, uyku apnesi ve fiziksel aktivite eksikliği yer alır. Hastalara bu faktörlerin yönetimi konusunda tavsiyelerde bulunulur.

Sıkça Sorulan Sorular

Atrial fibrilasyonun farklı tedavi seçenekleri nelerdir?

Atrial fibrilasyon (AF) tedavisinin amacı, inme riskini önlemek, kalp hızı ve ritmini kontrol altına almak ve altta yatan hastalıkları tedavi etmektir. AF, inme riskini beş kat artırdığı için, genellikle kan sulandırıcı ilaçlar (warfarin veya doğrudan ağızdan alınan antikoagülanlar) kullanılır. Kalp hızı kontrolü için beta-blokerler veya kalsiyum kanal blokerleri veya digoksin tercih edilir. Ritim kontrolü için antiaritmik ilaçlar veya elektriksel kardiyoversiyon ve kateter ablasyonu gibi prosedürler uygulanabilir. 2024 ESC (Avrupa Kardiyoloji Derneği) Kılavuzları, AF-CARE çerçevesine vurgu yapmaktadır: Eşlik eden hastalıkların yönetimi, inme riski için antikoagülasyon, kalp hızı kontrolü ve ritim değerlendirmesi. Yaşam tarzı değişiklikleri, düzenli egzersiz, kilo kontrolü ve alkol alımını sınırlama gibi önlemler de tedaviye eklenebilir.

Elektriksel kardiyoversiyon atrial fibrilasyon için her hastaya uygulanabilir mi?

Elektriksel kardiyoversiyon, tüm atriyal fibrilasyon (AF) hastaları için uygun değildir. Başarı oranları, AF süresine, göğüs duvarı empedansına ve sol atriyum büyüklüğüne bağlı olarak %75 ile %93 arasında değişmektedir. AF’nin 5 yıldan uzun süren hastalarda başarı oranı %50 civarındadır. Ayrıca dijital toksisite veya katekolamin kaynaklı aritmiler gibi arttırılmış otomatikite nedeniyle oluşan düzensizliklerde, kardiyoversiyon etkili olmayabilir ve şok sonrası ventriküler taşikardi veya fibrilasyon riski artabilir. Tedavi edilmeyen atriyal trombüsü olan hastalarda ise kardiyoversiyon sonrası tromboembolik olay riski yüksektir. Bu nedenle, elektriksel kardiyoversiyonun hastaya özel olarak, AF süresi, altta yatan nedenler ve potansiyel riskler dikkate alınarak seçilmesi gerekmektedir.

Kan sulandırıcı ilaçlar AF tedavisinde neden önemlidir?

Atrial fibrilasyon (AF), kalpte pıhtı oluşma riskini artırır, bu da inme riskini yükseltir. Dünyada yaklaşık 59.7 milyon kişi AF ile yaşıyor ve İngiltere’de 1,5 milyon kişi AF hastası. Kan sulandırıcılar (antikoagülanlar), AF’li hastalarda inme riskini %50’den fazla azaltabilir. Özellikle CHA₂DS₂-VASc skoru kullanılarak hastaların inme riski değerlendirilir ve kan sulandırıcı tedavi, bu risklerin azaltılması için önemlidir. İngiltere’de kan sulandırıcı tedavi sayesinde yılda 17.000 inme ve 4.000 ölüm engelleniyor. Ancak kan sulandırıcı kullanımı, kanama riski ile dikkatlice dengelenmelidir.

Atrial fibrilasyon cerrahi yöntemlerle tamamen tedavi edilebilir mi?

Atrial fibrilasyon (AF) cerrahi müdahalelerle, özellikle Cox-Maze IV prosedürü ile %80 ila %90 oranında normal sinüs ritmine dönülebilmektedir. Ancak bu cerrahi müdahalelerin başarı oranı, AF tipi (paroksismal, persistan ya da uzun süreli persistan) ve hastanın genel sağlık durumu gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Her hasta için AF’nin tamamen ve kalıcı olarak ortadan kaldırılması garanti edilmez.

AF’nin komplikasyonlarını önlemek için hastalar nelere dikkat etmelidir?

Atrial fibrilasyon (AF) komplikasyonlarını önlemek için hastalar, birkaç önemli önlem almalıdır. A  tüketiminden kaçınmak komplikasyon riskini düşürür. Yüksek tansiyon, diyabet ve obezite gibi altta yatan hastalıkların kontrol edilmesi, AF’li hastalar için önemlidir. Ayrıca düzenli doktor kontrolleri ve tedaviye uyum, AF’nin etkili bir şekilde yönetilmesi ve komplikasyonların önlenmesi için hayati önem taşır.

Bu yazımıza puan verin
[Toplam: 1 Ortalama: 5]

Adana'daki Kliniğimizin Konumu

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir